Keçiboynuzu İle İlgili Bilmek İstediğiniz Her Şey

GekoO Keçiboynuzu Ailesi

Direncini ve Gücünü Bize Geçiren Besin: Keçiboynuzu

 

Keçiboynuzu ağacının (Ceratonia siliqua) meyvesi olan keçiboynuzu, Akdeniz ikliminde yetişen binlerce yıldır Akdeniz ve Orta Doğu kültürlerinde temel bir besin kaynağı olan bir meyvedir. Keçiboynuzunun; çekirdeğinden, meyvesinin özünden, pekmezinden, unundan birçok şekilde faydalanılır.

Son yıllarda artan bilimsel çalışmalarla sağlık üzerine olan etkileri nedeniyle keçiboynuzu ‘Süper Gıdalar’ arasına girmeyi hak etmiştir.

Süper besinler, içerdikleri özel bileşenler, vitaminler ve mineraller sayesinde vücuda enerji vermelerinin yanı sıra sağlık açısından yüksek fayda sağlayan besinler olarak tanımlanır. En kısa tabiriyle, düşük porsiyon miktarlarında yüksek besin değerlerine sahip olan besinlere ‘Süper Gıdalar’ diyoruz.

Keçiboynuzu, potansiyel sağlık yararlarına katkıda bulunan etkileyici bir dizi besin maddesi içerir.

 

Makro Besinler:

• Düşük yağ ve protein içerir

• Yüksek kompleks karbonhidrat ve diyet lifi içeriğine sahiptir.

 

Mikro Besinler:

• Kalsiyum, potasyum ve magnezyum açısından zengindir.

• İyi bir demir, fosfor ve selenyum kaynağıdır.

• E ve K vitaminleri içerir

 

Antioksidanlar:

• Özellikle gallik asit ve flavonoidler olmak üzere yüksek polifenol içerir.

Şimdi, daha detaylı bu güzel meyveyi ve faydalarını tanıyalım:

 

Keçiboynuzunun Tarihi

 

Antik Çağlardan Günümüze Keçiboynuzu, antik uygarlıklara kadar uzanan uzun ve ilginç bir tarihe sahiptir. Keçiboynuzu ağacı Akdeniz bölgesine özgüdür ve en az 4.000 yıldır yetiştirildiği tahmin edilmektedir.

Keçiboynuzu, antik Mısır mutfağında ve tıbbında kullanılmıştır. Hatta bazı firavunların mezarlarında bulunması, onların kültüründeki önemini göstermektedir.

Keçiboynuzu İncil'de "Aziz Yahya'nın Ekmeği (St. John's Bread) " veya "keçiboynuzu" olarak geçmektedir. Vaftizci Yahya'nın çöldeki zamanında keçiboynuzu baklaları ve yabani balla hayatta kaldığı söylenir.

Antik dönemde Yunanlılar ve Romalılar keçiboynuzunu tatlı lezzeti ve tıbbi özellikleri için değerli bulmuşlardır. Yunan filozof Theophrastus, MÖ 3. yüzyılda "Bitkiler Üzerine Araştırma" adlı eserinde keçiboynuzundan bahsetmiştir.

Orta çağ döneminde keçiboynuzu, özellikle Akdeniz bölgesinde önemli bir ticaret malı haline gelmiştir. Özellikle İspanya İç Savaşı ve II. Dünya Savaşı sırasında gıda kıtlığı dönemlerinde, keçiboynuzu önemli bir besin kaynağı haline gelmiştir.

Günümüzde keçiboynuzu, yüksek besin değeri özellikleriyle sağlıklı beslenmek isteyenler, çikolata alerjisi olanlar veya diyet kısıtlamaları olanlar için sağlıklı bir gıda ve doğal tatlandırıcı olarak popüler hale gelmiştir.

 

 

Keçiboynuzu'nun Besinsel Özellikleri ve Faydaları

 

Keçiboynuzu, ‘Süper Gıda’ kategorisinde yer almasının nedeni; besin değerleri yüksek, antioksidan, yüksek kalsiyum, yüksek lif, vitaminlerden riboflavin (B2 vitamini) ve niasinden (B3 vitamini) zengin, düşük yağ, düşük sodyum içeren bir ürün olmasıdır.

 

  • Riboflavin: Tiroid, baş ağrısı, katarakt, egzama, dermatit, romatoid artrit gibi birçok hastalığın önlenmesinde etkili bir vitamindir. Karbonhidrat, yağ ve proteinlerin parçalanmasına yardımcı olur. Antikor ve kırmızı kan hücre üretimi için de B2 vitamini alınmalıdır. B2 vitamini eksikliği ise hamilelikte bebeğin gelişimine zarar verebilir.

 

  • Niasin: Vücudun enerji üretiminde; besinlerin enerjiye dönüştürülmesinde, DNA tamirinde ve hücresel biyokimyasal işlevlerde görev alır. Bununla birlikte DNA onarımında rol oynar ve antioksidan etki gösterir. Kardiyovasküler hastalıklar, diyabet, osteoartrit, nörolojik problemler ve cilt hastalıkları gibi birçok sağlık sorununda fayda sağlayan bir vitamindir.

 

2003 yılında yapılan keçiboynuzu ile yapılan bir bilimsel bir araştırmada, keçiboynuzu lifinin antioksidan polifenolden zengin olduğu bulunmuştur.

 

  • Polifenoller bitkilerde bulunan antioksidanlardır. Antioksidanlar insan vücudundaki çeşitli nedenlerle oluşmuş serbest radikalleri temizleme kabiliyetine sahiptirler. Bu bileşikler çeşitli reaktif oksijen türlerini hücrelerden uzaklaştırarak metabolizmayı zinde tutarlar.

 

Bu çalışmada, keçiboynuzunda gallik asit (polifenoller grubunun bir üyesi olan güçlü bir antioksidan) ve flavonoid (bitkilerde bulunan, antimikrobiyal ve antioksidatif etki gösteren antioksidan bileşikler) başta olmak üzere 24 polifenol bileşik tespit edilmiştir. Gallik asit ve flavonoidlerin oksidatif stresi azalttığı gösterilmiştir. Gallik asitin birçok çalışmada çeşitli kanser hücreleri üzerinde sitotoksik etkisi kanıtlanmıştır. Aynı zamanda serbest radikalleri temizlediği ve kanser hücrelerini öldürdüğü bulunmuştur. Araştırma, flavonoidlerin anti-enflamatuvar, antikanser, antidiyabetik ve nörokoruyucu özelliklerini de göstermiştir.

 

2010 yılında yapılan başka bir araştırmada, keçiboynuzu liflerinin içerisinde yer alan polifenollerin, yüksek kolesterolü olan bireylerde toplam kolesterol ve LDL’yi (kötü kolestrol) düşürdüğü de bulunmuştur. Keçiboynuzu, tannin içerdiği için doğal bir diyare (ishal) çözümüdür. Tannin bazı bitkilerde bulunan bir polifenoldür.

 

Araştırmalar, tanen bakımından zengin keçiboynuzu tozunun oral rehidrasyon sıvısıyla uygulanmasının, 3 ila 21 aylık bebeklerde akut başlangıçlı ishalin tedavisi için güvenli ve etkili olduğunu göstermektedir.

 

Keçiboynuzu Yüksek Kalsiyum İçerir, Oksalat İçermez. İki çorba kaşığı keçiboynuzu ununda 42mg kalsiyum vardır. Kalsiyum bir mineraldir. Kemik sağlığımız için önemlidir. Aynı zamanda, kalp, sinir ve kas hücrelerinin fonksiyonu için yardımcıdır. Kakao oksalat içerir. Bu bileşikler vücudun kalsiyum absorbsiyon (emilim) kabiliyetini düşürür. Oksalattan zengin beslenmek böbrek taşı oluşum riskini de artırabilir. Keçiboynuzu ununda oksalat yoktur.

 

 

Keçiboynuzu Tüketmek İçin 7 Neden

 

1. Sindirim Sağlığı: Keçiboynuzundaki yüksek lif içeriği sağlıklı sindirim sürecini teşvik edebilir ve kabızlığı gidermeye yardımcı olabilir. Bazı çalışmalar, keçiboynuzu lifinin bebeklerde ve küçük çocuklarda ishali yönetmeye yardımcı olabileceğini öne sürmektedir.

 

2. Kan Şekeri Düzenleme: Doğal tatlılığına rağmen, keçiboynuzu düşük glisemik indekse sahiptir. Lif içeriği, şeker emilimini yavaşlatmaya yardımcı olabilir ve bu da diyabeti olan veya diyabet riski taşıyan kişiler için potansiyel olarak faydalı olabilir.

 

3. Kolesterol Yönetimi: Bazı araştırmalar, keçiboynuzu lifinin LDL (kötü) kolesterol seviyelerini düşürmeye yardımcı olabileceğini ve bunun kalp sağlığına katkıda bulunabileceğini göstermektedir.

 

4. Antioksidan Özellikleri: Keçiboynuzundaki polifenoller güçlü antioksidan etkilere sahiptir ve hücreleri oksidatif stres ve iltihaplanmadan korumaya yardımcı olabilir.

 

5. Kemik Sağlığı: Keçiboynuzunun yüksek kalsiyum içeriği, güçlü kemikler ve dişlerin korunmasına katkıda bulunabilir.

 

6. Kilo Yönetimi: Düşük yağlı, yüksek lifli bir gıda olarak keçiboynuzu, kilo yönetimi diyetlerine faydalı bir katkı olabilir.

 

7. Alerjiler ve Hassasiyetler: Çikolatanın aksine, keçiboynuzu doğal olarak kafein içermez ve teobromin içermez, bu da onu bu bileşiklere karşı hassas olanlar için uygun bir alternatif yapar. Bu potansiyel faydaların umut verici olduğunu, ancak keçiboynuzunun sağlık etkilerini tam olarak anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğunu belirtmek önemlidir.

 

Bu yazı, genel bilgilendirme amaçlıdır ve tıbbi tavsiye yerine geçmez. Her zaman sağlık kararları için bir sağlık profesyoneline danışılması önerilir.

 

 

Keçiboynuzu'nun Kullanım Alanları

 

1. Fırıncılık ve Pastacılık Ürünlerinde: Keçiboynuzu bisküvi, kek, kurabiye, pasta, krema ve puding gibi ürünlerin yapımında lezzet, renk, kıvam ve aroma verici olarak kullanılabilinir. Keçiboynuzu unu/tozunu kakao tozu gibi aynı oranlarda tariflerinize ekleyebilirsiniz. Keçiboynuzu pekmezi ve keçiboynuzu özünü de yine aynı tariflerde rafine şeker yerine tatlandırıcı olarak kullanabilirsiniz. GekoO sağlıklı atıştırmalıklarının ana ham maddelerinden biridir. GekoO keçiboynuzu ürünleri lezzetinin yanı sıra, yüksek kalitesi ve Avrupa Birliği organik sertifikası ile de tercihlerde birinci sırada gelmektedir.

 

2. İçeceklerde: Keçiboynuzu unu/tozu çikolata ikamesi olarak soğuk süt, smoothie'lerde, sıcak içeceklerde lezzetli ve sağlıklı bir besin olarak çikolata ve kakaonun yerini alabilir.

 

3. Enerji Barlarında, Granola Yapımında: Sağlıklı gıda barında, granola ve granola bar yapımında besin değeri ve doğal tatlılığı için keçiboynuzu kullanabilirsiniz.

 

4. Kıvam Verici Olarak: Keçiboynuzu çekirdeklerinden elde edilen keçiboynuzu gamı, çeşitli gıdalarda doğal bir kıvam verici olarak kullanılır.

 

5. Evcil Hayvan Mamalarında: Keçiboynuzu, genellikle güvenli bir alternatif olarak bazı köpek mamalarında kullanılmaktadır.

 

 

Keçiboynuzunun Yan Etkileri Var mı?

 

Keçiboynuzu düşük riskli olarak kabul edilir. ABD Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) gıda, ilaç ve kozmetikte kullanılmak üzere keçiboynuzunu onaylamıştır.

 

1. Alerjiler: Nadir de olsa, bazı bireyler keçiboynuzuna alerjik olabilir. Keçiboynuzu tükettikten sonra herhangi bir alerjik semptom yaşarsanız, kullanımı bırakın ve bir sağlık uzmanına danışmalısınız.

İspanya'da yapılan bir çalışmada fındık ve baklagillere alerjisi olan kişilerin keçiboynuzu çekirdeğinin içerisinde bulunan -doğal kıvam artırıcı olarak endüstride kullanılan- keçiboynuzu sakızına alerjik reaksiyonlar gösterebileceği bulundu. Ancak çalışma ayrıca, yer fıstığına özellikle alerjisi olan kişilerin, hiç sorun yaşamadan pişmiş keçiboynuzu tohumları ve keçiboynuzu sakızlarını yiyebildiklerini bildirdi.

 

Bilinmesi gereken önemli bir konu; keçiboynuzu meyvesi ve keçiboynuzu çekirdek/tohumlarının işleme esnasında ayrı tutulduğu ve alerjen olabilecek keçiboynuzu sakızının keçiboynuzu özü/şurubu, pekmezi, tozu/unu gibi diğer ürünlerinde yer almadığıdır.

 

2. Tanen İçeriği: Keçiboynuzu tanen içerir ve büyük miktarlarda tüketildiğinde demir emilimini engelleyebilir. Demir eksikliği olanlar bu konuda dikkatli olmalıdır.

 

3. Gastrointestinal Etkiler: Yüksek lif içeriği nedeniyle, büyük miktarlarda keçiboynuzu meyvesini direkt tüketmek bazı bireylerde şişkinlik veya gaz oluşumuna neden olabilir. Yine yüksek miktarlarda keçiboynuzu tüketimi istenmeyen kilo kaybına neden olabilir ve kan şekeri ve insülin seviyelerinde azalma olabilir.

 

4. Hamilelik ve Emzirme: Bir gıda takviyesi olarak, keçiboynuzunun çok fazla tüketimi, özellikle hamile kadınlar için güvenli olmayabilir. Orta düzeyde tüketim muhtemelen güvenli olsa da, hamile ve emziren kadınlar diyetlerine önemli miktarda keçiboynuzu eklemeden önce sağlık uzmanlarına danışmalıdır.

 

Yazan: Özlem Atabaş

 

Kaynaklar:

1. About sodium (salt). (2016, August 26) heart.org/HEARTORG/HealthyLiving/HealthyEating/Nutrition/About-Sodium-Salt_UCM_463416_Article.jsp#.V-HwBvArLIU

2. Badhani, B., Sharma, N., & Kakkar, R. (2015). Gallic acid: A versatile antioxidant with promising therapeutic and industrial applications. RSC Advances, 5(35), 27540-27557 pubs.rsc.org/en/content/articlelanding/2015/ra/c5ra01911g#!divAbstract

3. Basic report: 19080, candies, semisweet chocolate. (n.d.) ndb.nal.usda.gov/ndbs/foods/show/6114?manu=&fgcd=&ds

4. Dietary changes to prevent calcium oxalate stones. (n.d.) med.umich.edu/intmed/nephrology/docs/stones.pdf

5. Full report (all nutrients): 16055, carob flour. (n.d.) ndb.nal.usda.gov/ndb/foods/show/4794?fgcd=&manu=&lfacet=&format=&count=&max=50&offset=&sort=default&order=asc&qlookup=carob+flour&ds

6. Higdon, J., Ph.D. (2016, February). Flavonoids lpi.oregonstate.edu/mic/dietary-factors/phytochemicals/flavonoids

7. Loeb, H., Vandenplas, Y., Wursch, P., & Guesry, P. (1989, May). Tannin-rich carob pod for the treatment of acute-onset diarrhea [Abstract]. Journal of Pediatric Gastroenterology and Nutrition, 8(4), 480-485 ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/2723939

8. Low-tyramine diet for migraines. (2007, October 25) headaches.org/2007/10/25/low-tyramine-diet-for-migraine/

9. Mayo Clinic Staff. (2014, April 14). Caffeine: How much is too much? Retrieved from mayoclinic.org/healthy-lifestyle/nutrition-and-healthy-eating/in-depth/caffeine/art-20045678

10. Mayo Clinic Staff. (2015, September 22). Dietary fiber: Essential for a healthy diet mayoclinic.org/healthy-lifestyle/nutrition-and-healthy-eating/in-depth/fiber/art-20043983

11. Mayo Clinic Staff. (2016, April 16). Sodium: How to tame your salt habit mayoclinic.org/healthy-lifestyle/nutrition-and-healthy-eating/in-depth/sodium/art-20045479

12. Owen, R. W., Haubner, R., Hull, W. E., Erben, G., Spiegelhalder, B., Bartsch, H., & Haber, B. (2003, December). Isolation and structure elucidation of the major individual polyphenols in carob fibre. Food and Chemical Toxicology, 41(12), 1727-1738 sciencedirect.com/science/article/pii/S027869150300200X

13. Ruiz-Roso, B., Quintela, J. C., de la Fuente, E., Haya, J., & Perez-Olleros, L. (2010, March). Insoluble carob powder rich in polyphenols lowers total and ldl cholesterol in hypercholesterolemic subjects. Plant Foods for Human Nutrition, 65(1), 50-56 link.springer.com/article/10.1007%2Fs11130-009-0153-9

14. Carob bean gum. (2016, January 7). Retrieved from fda.gov/Food/IngredientsPackagingLabeling/GRAS/SCOGS/ucm260041.htm

15. https://tr.wikipedia.org/wiki/Polifenol

16.Goulas, V., et al. (2016). Functional components of carob fruit: Linking the chemical and biological activity. Food & Function, 7(5), 2576-2588.

17. Zunft, H. J., et al. (2001). Carob pulp preparation for treatment of hypercholesterolemia. Advances in Therapy, 18(5), 230-236.

18. Kumazawa, S., et al. (2002). Antioxidant activity of polyphenols in carob pods. Journal of Agricultural and Food Chemistry, 50(2), 373-377.

19. Rtibi, K., et al. (2017). Chemical constituents and pharmacological actions of carob pods and leaves (Ceratonia siliqua L.) on the gastrointestinal tract: A review. Biomedicine & Pharmacotherapy, 93, 522-528.

20. Batlle, I., & Tous, J. (1997). Carob tree: Ceratonia siliqua L. Promoting the conservation and use of underutilized and neglected crops. 17. Institute of Plant Genetics and Crop Plant Research, Gatersleben/International Plant Genetic Resources Institute, Rome, Italy.

 

 

Etiketler: keçiboynuzu, organik keçiboynuzu, keçiboynuzunun faydaları, keçiboynuzu unu, keçiboynuzu özü, keçiboynuzu pekmezi
Nisan 26, 2019
Listeye dön
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR