ORGANİK NEDİR?
Organik tarım, giderek sanayileşen ve kimyasal olarak gerçekleştirilen tarıma karşıt 20. yüzyılın başlarında tüketici ve çiftçi odaklı bir hareket olarak doğmuştur.
Organik ürünler; tohumdan toprak, hava, su koşullarından başlayarak sofraya gelene kadar her bir aşamasında kimyasal girdi, suni gübre, GDO, ışınlama kullanılmadan üretilir. T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından kanunlarla yetkilendirilmiş ‘Kontrol Sertifikasyon Kuruluşları’ tarafından denetlenip kayıt altında tutulur. Ürünlerin kalıntı barındırmadığı analizlerle akredite laboratuvarlar tarafından bilimsel olarak incelenir ve raporlanır. Bu sürecin sonunda üreticiye 'Müteşebbis Sertifikası' verilir. Üretilen ürünler de ürün sertifikaları ile belgelendirilir.
Organik Sertifikası olan ürünlerde sadece T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı organik logosu kullanılabilinir ve bu ürünler 'Organik' ürün olarak isimlendirilir. Bu kriterlerin tamamı dışında kalan hiçbir ürüne ‘Organik’ kelimesini kullanmak yasal değildir.
Organik olmayan ürünler için, tüketicide organik ürün izlenimi
oluşturacak, haksız rekabete neden olacak,
'ORGANİK/EKOLOJİK/BİYOLOJİK' tanımlamaları;
‘bio, biyo, eco, eko, org’ ön ekleri kullanılamaz.’ (1)
Organik tarım sürdürülebilir sağlıklı gıda üretimi için tarım ve üretim yöntemi olarak geliştirilmiştir. Günümüze kadar, organik üretimin ulusal, bölgesel ve uluslararası düzeyde bilinirliği artmıştır.
ORGANİK STANDARTLARIN BELİRLENMESİ
1972 yılında farklı ülkelerde çeşitli organik üretim standartlarını belirleyen kuruluşlar arasındaki işbirliğini artırmak için kurulan IFOAM(Uluslararası Organik Tarım Hareketleri Federasyonu), organik standartlar için küresel referans noktası olan ‘IFOAM Temel Standartları’ geliştirmiştir. IFOAM başta Almanya, İngiltere ve Fransa olmak üzere çeşitli Avrupa ülkelerinde özel organik standartlar ve sertifikasyon programlarına başlamıştır.
Demeter (Almanya), Soil Association (İngiltere) gibi organik pazarda önemli bir yere sahip olan kuruluşlar kendi özel standartlarını belirlemektedir. Avrupa Birliği, organik tarımı yasal platformda destekleyen ilk hukuksal prosedüre sahiptir ve 1991 yılından itibaren ilgili kanun EU organic regulation (now Reg 834/2007)yürürlüğe girmiştir. Avrupa organik standartlarına ek olarak, 2002 yılından itibaren ABD, ‘Ulusal Organik Programı (NOP)’, 2001 yılından itibaren de Japonya ‘JAS’ programını uygulamaya başlamıştır. Gün geçtikçe Çin, Kore, Hindistan ve Brezilya gibi ülkeler de kendi programlarını oluşturmakta ve uygulamaktadır.
Ülkemizde Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakanlığı; 5262 sayılı Organik Tarım Kanunu ve 18 Ağustos 2010tarih 27676 sayılı resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren ‘Organik Tarımın Esasları ve Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik
(TR standartları) uygulanır.
Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakanlığı;5262 sayılı Organik Tarım Kanunu ve 18 Ağustos 2010tarih 27676 sayılı resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren ‘Organik Tarımın Esasları ve Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik hüküm ve tanımlarına göre organik üretim ve ürünlerle ilgili son tüketici tarafından bilinmesi ve sahte organik ürünlerle mücadeleye destek olunulması için bazı önemli konuları hatırlamak önemlidir.
Organik Ürün Tanımı:
Organik ürün, organik tarım faaliyetleri esaslarına uygun olarak üretilmiş ham, yarı mamul veya mamul haldeki sertifikalı üründür.
Kontrol ve sertifikasyon kuruluşları: Organik ürünün veya girdinin, üretiminden tüketiciye ulaşıncaya kadar olan tüm aşamalarını kontrol etmek ve sertifikalandırmak üzere Bakanlık tarafından yetki verilmiş gerçek veya tüzel kişilerdir. (1)
Örneğin GekoO ürünleri ve işletmeleri, T. C. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından akredite, Almanya kökenli uluslararası bir kuruluş olan CERES Kontrol ve Belgelendirme Hizmetleri tarafından sertifikalandırılmaktadır.
Konvansiyonel Tarım: Organik tarım faaliyetleri dışındaki tüm tarımsal faaliyetlere verilen isim.
Organik tarımın karşıtı üretim konvansiyonel tarımdır. Üretim aşaması, yeri, tohumu ve koşulları ne olursa olsun, Bakanlık tarafından yetki verilmiş kontrol ve sertifikasyon kuruluşları tarafından denetlenmemiş, onaylanmamış ve sertifikası olmayan ürünlerin tamamı konvansiyoneldir. (1)
Organik tarım faaliyetlerinin tüm aşamaları kayıt altına alınarak izlenebilirlik temin edilir. Tohumdan, araziye, depolamadan işleme tesisine, ambalaj malzemesinden nakliyeye, market rafında ki satışına kadar izlenir, kayıt altına alınır ve resmi kurumlara bildirimi yapılır. Bu nedenle ‘Organik Ürün’ ifadesi sadece sertifikası olan, denetlenmiş ve onaylanmış ürünler için kullanılır. (1)
Kısmen veya tamamen GDO’ lardan elde edilen, GDO içeren veya GDO’ lardan oluşan gıda, yem, gıda katkı maddesi, bitki koruma ürünleri, gübreler, toprak düzenleyiciler, tohumlar, mikroorganizmalar, hayvan sağlığı için kullanılan ürünler ve hayvanlar organik tarımda kullanılamaz. (1)
Organik ürün etiketinde yer alması zorunlu beyanlar: Paketlenmiş gıdanın etiketinde‘Tarım Bakanlığı’ organik ürün logosu ve yetkilendirilmiş kuruluşun logosu kod numarası bulunur. Yetkilendirilmiş kuruluşun adı, logosu, kod numarası ve ürün sertifika numarası bulunur.
Bu Yönetmelik hükümlerine göre üretilmeyen ve ithal edilen ürünlerde bu
Yönetmeliğin Ek-10’unda belirtilen organik ürün logosu kullanılmaz.(1)
Ürün etiketinde 'organik' kelimesinin kullanılması; 'ekolojik', 'biyolojik' kelimelerinin kullanımıyla eşdeğerdir.
‘Bu Yönetmelik hükümlerine göre üretilmeyen ürün etiketinde, bu Yönetmeliğe uygun üretildiği, hazırlandığı, işlendiği, ambalajlandığı, depolandığı ima ve beyan edilemez. Organik olmayan ürünler etiket ve ambalaj tasarımıyla, organik ürün etiket ve ambalaj tasarımını çağrıştıracak nitelikte ve benzerlikte olamaz. Böyle ürünler için organik tarımsal ürün olarak marka, patent ve tescil alınamaz. (1)
Organik olmayan ürünler için, tüketicide organik ürün izlenimi
oluşturacak, haksız rekabete neden olacak,
‘bio, biyo, eco, eko, org’ön ekleri kullanılamaz.’ (1)
IFOAM İLKELERİ
IFOAM’a(Uluslararası Organik Tarım Hareketleri Federasyonu) göre organik tarım çok önemli ilkelere dayanmaktadır. Ilkeler bir bütün olarak değerlendirilmektedir. Etik ilkeler ilham vermek üzere ortaya konmuştur.
Sağlık ilkesi:
Organik tarım; toprak, bitki, hayvan, insan ve gezegen sağlığını, tek ve bölünmez bir parça olarak sürdürmeli ve geliştirmelidir.
Ekoloji İlkesi:
Organik tarım, ekolojik sistem ve döngülerine sadık kalarak çalışmalı, onları taklit etmeli ve onların devamlılığına katkıda bulunmalıdır.
Adalet ilkesi:
Organik tarım ortak çevre ve yaşam fırsatları konusunda adaletin sağlanabileceği ilişkiler üzerine inşa edilmelidir.
Özen ilkesi:
Organik tarım şimdiki neslin ve gelecek nesillerin refahını sağlamak ve çevreyi korumak için tedbirli ve sorumlu bir şekilde yönetilmelidir.
(Kaynaklar:
(1) 5262 sayılı Organik Tarım Kanunu ve 27676 sayılı resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren ‘Organik Tarımın Esasları ve Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik
(2) www.ifoam.org (Uluslararası Organik Tarım Hareketleri Federasyonu)